Türkiye’nin önemli traverten çeşitlerinden olan ve adını altın rengine benzediği için GOLD RAVERTEN olarak alan mermerlerin en büyük rezervlerinden birisi Eskipazar’da
Uzun yıllar Köksal Makina Grubu’nun işlettiği mermer ocağının şimdiki sahibi Ayhan Bayhan ile söyleşi gerçekleştirdik.
Sn. Bayhan sizi tanıyabilir miyiz? Şirketinizin nasıl bir hikayesi var?
Asıl mesleğim makine mühendisliği. Mermer işine 13 yıl önce tesadüfen girdim. Alarko Holding de yöneticilik yapıyordum. 4-5 yıl öncesine kadar buradan taş alırdık. Köksal Makine ile iyi ilişkiler içerisindeydik. Bir gün ocağı bana satmayı teklif ettiklerinde ben de şirketin unvanı ve ruhsatı ile beraber satın aldım.
Köksal Makine bir İtalyan markasının Türkiye temsilcisi idi ben de bu isimle devam ediyorum.
Bu mermerlerden Türkiye’de nerelerde çıkartılıyor, rezerv durumu nedir?
Gold Traverten taşları oldukça kaliteli mermerlerdir. Bizden başka Sivas ve Uşak da çıkartılıyor. Biz gerek kalite olsun gerekse fiyat olsun çok iyi durumdayız. Ayrıca rezervlerimiz de çok üstün.
Tanıtım ve pazarlamada ne durumdasınız, yöre insanımız pek bilmiyor ve bilmediği için gereken kıymeti vermiyor gibi?
Pandemi öncesine kadar pek iç piyasaya çalışmamamız yöremizde bilinirliğimizin düşük olmasının temel sebeplerinden biri, ayrıca ihracat ağırlıklı olduğumuz için yurtdışı fuarlara katılım sağlıyor ve iç piyasaya yönelik tanıtım faaliyetlerinde bulunmuyorduk. Geldiğimiz noktada yeni yeni iç piyasada tanıtımlara başladık. Daha önceleri taşlarımızı dışarıda kestiriyor ve katma değer üretemiyorduk. Buradan blok halinde gidiyordu. Takdir edersiniz ki işleme ekipmanlarının yatırımı uzun bir zaman ve büyük bir bütçe gerektiriyor. Ancak şimdi biz bu yatırımımızı faaliyete geçirdik ve artık mermerlerimizi kendimiz işliyor ve direkt son kullanım sahasına sevk ediyoruz.
En çok hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?
Ağırlıklı olarak Libya’ya ihracatımızı gerçekleştiriyorduk. Altın renkli olduğu için Arap ve Körfez ülkelerinden oldukça yoğun talep vardı. Ancak hem Libya da ki iç savaş durumu hem de Pandemi işlerimizi oldukça etkiledi. Dileğim bir an evvel ihracatın açılması.
İhracattaki tıkanıklık sizi iç piyasaya mı yöneltti?
Gold Traverten, Karabük-Eskipazar için bir şans bence. Yörenin ve bölgenin bize sahip çıkması lazım. Sonuçta ürettiğimizi bir şekilde satmak zorundayız. İnanın tüm imkanlarımı kullanarak burayı modern bir tesis haline getirdim. Şimdilerde Bartın-Karabük-Zonguldak’da ürettiğimiz mermerler kullanılmaya başlandı. Bölge olarak bu mermeri daha çok kullanmak gerekir diye düşünüyorum.
Gold Traverten mermeri nerelerde kullanılabiliyor?
Bu mermeri her yere döşeyebilirsiniz. Nefes alıp verme özelliğine sahip olan bir mermerdir. Küflenme yapmaz. Çevre dostudur. Oldukça sağlıklıdır. Bahçe, peyzaj ve mekan içine döşendiğinde yıllarca durur ve güzellik katar.
Biz mermerlerimizi her boyutta işleyebildiğimiz için, hem kalite hem de fiyatta önemli bir maliyet avantajı sağlıyoruz.
İnşaat sektöründeki tıkanıklık istihdamınızı nasıl etkiledi?
Pandemi öncesi 50’ye yakın kişi çalışıyordu şirketimizde ancak şu an 10 kişiye düştük çünkü iç piyasada bizim mermerimiz kullanan sektörlerde daralma bizi düşük kapasiteye mecbur kıldı.
Anıtkabir’in mermerlerinin buradan gittiğini söylemiştiniz anlatır mısınız?
Bakın bu ocağın tarihçesi çok eskilere dayanıyor. 1947 yılında Almanlar işletmeye açmış, bu taşı onların bulduğu söyleniyor. Hatta o yıllarda 350-400 kişinin bu ocaklarda çalıştığını yazıyor kitaplar.
1975 yılında biten yeni Anıtkabir’deki mermerlerin tamamı buradan gitmiş. Anıtkabir’deki yazıtlarda öyle geçiyor. Ben çok gittim Anıtkabir’e Hatta o zamanlar Eskipazar, Çankırı’nın ilçesi olduğu için Çankırı taşı diye yazıyor.
Hatta geçtiğimiz yıllarda Genelkurmay yapı dairesi bizden bir tır taş talep ettiklerinde; biz üç tır taş gönderdik. Biz ailecek Atatürk ilkelerine ve kurucu değerlere bağlı insanlarız. Benim şirketimin taşlarının kullanılmasında çok büyük mutluluk duyuyorum.
Hatta genelkurmay’ın Anıtkabir’e reklam sokmak istememesine saygı duyarak, şirketimin ismini vermeyip “Eskipazar Gold Traverten” diye öne çıkarttım.
Şimdi size soruyorum Osman bey Anıtkabir’in mermerlerinin Eskipazar’dan gittiğini kaç kişi biliyor?
Sayın Bayhan üzülerek söylüyorum Ben ilk defa duyuyorum diye cevap verdim
Gerçek şu ki Karabüklüler olarak her zaman olduğu gibi var olan zenginliklerimize sahip çıkamıyor tanıtamıyoruz.