Sizi tanıyabilir miyiz?
1981 yılında İstanbul’da doğdum. Lisans eğitimimi %100 burslu olarak Sabancı Üniversitesi Mekatronik Mühendisliği’nde tamamladım. Sonrasında Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’nde yüksek lisans yaptım. Şu anda kendi kurmuş olduğum BeNova Consulting şirketinin genel müdürüyüm.
Nasıl bir yol hikayeniz var? Bize iş yaşamınızdan bahseder misiniz?
İş hayatıma 2006 yılında proje yönetim alanında Aselsan’da başladım, 12 sene boyunca birçok farklı pozisyonda çalıştım. Aselsan’daki son 3 yılımda Asya Pasifik bölge müdürlüğü yaptım ve bu bölgede birçok ülkeye ihracat gerçekleştirdim. Sonrasında global bir danışmanlık şirketinde 2,5 yıl yönetim danışmanlığı yaptım, hem kamuyla hem holding seviyesinde şirketlere danışmanlık hizmeti verdim. Daha sonra Aselsan’ın bir iştirakine strateji, iş geliştirme ve kurumsal iletişimden sorumlu genel müdür yardımcısı olarak atandım.2020 yılında ise kendi yönetim danışmanlığı şirketim BeNova Consulting’i kurdum.
İş yaşamınızda “bu benim dönüm noktam” dediğiniz zaman hangi yıllara rastlıyor?
İş yaşamımda iki farklı dönüm noktam oldu. Birincisi 2017 yılında Aselsan’dan istifa edip yönetim danışmanlığı sektörüyle tanışmam oldu. İkincisi ise 2020 yılında kendi girişimim olan BeNova Consulting’i kurmam oldu.
Sektördeki yeriniz nedir?
Yönetim danışmanlığı deyince akla 3 farklı segment geliyor.
Birinci segment: global büyük yönetim danışmanlığı şirketleri,
Üçüncü segment: Bir veya iki kişiden oluşan danışmanlık şirketleri (kişisel danışmanlıklar)
İkinci segment: Bizim de dahil olduğumuz, şirket olarak belirli bir hacme ulaşan yerel danışmanlık şirketleri.
İkinci segmentte yer alan BeNova Consulting, bu segmentin önde gelen şirketlerinden birisi oldu. Özellikle “etki odaklı” ve “maliyet etkin” danışmanlık hizmetlerimizle geçtiğimiz süreçte marka değerimizi çok iyi bir seviyeye çıkardık.Şimdiye kadar holding seviyesinde birçok firmayla çalıştığımız gibi KOBİ seviyesinde şirketlere de yönetim danışmanlığı hizmeti verdik.
Şirket olarak 2022 yılını nasıl geçirdiniz? 2023 yılı hedefleriniz nedir, projeleriniz var mı?
2022 yılı bizim için çok güzel geçti. Sabancı Holding, Rönesans Holding, Doğan Holding, Aselsan gibi birçok büyük şirkete danışmanlık hizmeti verdik. Bununla birlikte, 20’yi aşkın KOBİ’ye de değişik birçok alanda danışmanlık verdik. Eğitim ihtiyaçlarına yönelik olarak BeNova Academy’yi kurduk ve Türksat’ın tüm üst düzey yöneticilerine 4 ay boyunca 18 farklı eğitim verdik.
2023 yılında ise değişik alanlarda projelerimiz devam ediyor. Özellikle şirketlerin kurumsallaşması ve ihracatlarını artırmalarına yönelik önemli projelerimiz olacak. 2023 yılında Karabük’ten iki büyük firmamıza dönüşüm danışmanlığı vermeye başladık, en büyük hedeflerimizden bir tanesi Karabük’te destek olduğumuz firma sayısını artırmak olacak.
Kaç kişilik bir ekipsiniz?
Farklı uzmanlık alanlarına sahip toplam 18 kişilik bir ekibiz. Ekibimizde deneyimli proje yöneticilerimizin yanında genç ve dinamik danışman arkadaşlarımız mevcut.
K.T.S.O’daki bilgilendirmenizde
– Kurumsallaşma ve organizasyonel
dönüşüm
– Stratejik planlama
– Pazarlama stratejisi
– İhracat
– Savunma ve Havacılık sektörü
– İnsan kaynakları danışmanlığı
Başka ilgi alanlarınız, müşteri portföyünde ağırlık hangisi?
En öncelikli alanımız “kurumsallaşma ve organizasyonel dönüşüm”. Özellikle Karabük’te aile şirketlerinin yoğunluğu düşünüldüğünde bu alanda ciddi bir gelişime açıklık olduğu görülmektedir. Aile şirketleri genelde 2. ve 3. nesle devredildiğinde ciddi sıkıntılar yaşıyor, bu sürecin sıkıntısız aşılabilmesi için bu alanda şirketlerin yanında oluyoruz. Önemsediğimiz bir diğer alan ise ihracat danışmanlığı. Şirketlerin gelecekte hayatta kalabilmesi için ihracat çok büyük önem arz ediyor. Biz de bu süreçte şirketlerimizin ihracatlarını artırmalarına destek oluyoruz. İhracatta en önemli hususlardan birisi de katma değeri yüksek ürünleri ihraç etmektir. 2022 yılında ülkemizin kilo başı ihracat tutarı 1,44$ seviyesinde kalmıştır. Savunma ve havacılık sektöründeki önemli şirketlerde bu tutar 50$’ı geçmektedir. Bu da gösteriyor ki katma değeri yüksek (marka bilinirliği olan) ürünler ihraç edildiğinde kazanç da ciddi oranda artmaktadır.
Sektörde sizi diğer firmalardan ayıran özellikleriniz nedir? Neden sizi tercih etsinler?
En büyük farkımız butik ve kaliteli hizmet veren bir firma olmamız. Butik danışmanlık şirketlerinde genelde sadece bir iki danışman bulunmaktadır ve bütüncül bir danışmanlık hizmeti verilemez. Biz her alanda uzman danışmanlarımızla şirketin asıl ihtiyacı analiz edebiliyor ve o alana odaklanabiliyoruz. Bunu yaparken de global danışmanlık şirketlerinin kalitesinde ama çok daha maliyet etkin şekilde hizmet verebiliyoruz.
Sürdürülebilirlik deyince çevre boyutu, yeşil enerji öne çıkıyor. Oysa sürdürülebilirliğin birçok boyutu var. Kendi alanınızda sürdürülebilirlik noktasında neler söyleyeceksiniz?
Şirketlerimizin (özellikle KOBİ’lerimizin) sürdürülebilirlik konusunda ciddi önlem almaları gerekiyor. Az önce de belirttiğim gibi özellikle aile şirketlerinin sürdürülebilirliği çok düşük. Dünyada aile şirketlerinin sadece %30’u ikinci nesilde de devam edebiliyor. Bu oran üçüncü nesilde %13, dördüncü nesilde ise sadece %4. Ülkemizde ne yazık ki bu oran çok daha düşük. Buna yönelik resmi bir veri olmasa da ikinci nesilde devam eden aile şirketlerinin oranının %15-20 arasında olduğu tahmin ediliyor. Gelecek nesle devir için ise, değişim yönetimi bugünden kurgulanmalıdır. Bunu yaparken şirketin ana stratejisi yazılı hale getirilmeli, aile anayasası yazılmalı, sistematik bir takip mekanizması oluşturulmalı ve gelecek neslin kabiliyetleri geliştirilmelidir.
“Proje Yönetim Ofisi” diye bir kavramdan bahsettiniz T.S.O’daki konferansınızda. Bunu biraz açar mısınız?
Birlikte çalıştığımız şirketlerin bir “Proje Yönetim Ofisi” oluşturmalarını istiyoruz. Söz konusu ekip 2-3 kişiden oluşan haftada 3-4 saat bizimle birlikte çalışacak bir ekip. Bunun güzel yanı, bu ekip bizim çalışma metodolojimize aşina oluyor ve sonrasında danışmanlık süreci sona erdiğinde şirket içinde süreci yürütmeye devam edebiliyor. Bu da şirketlerin danışmanlıktan aldığı faydayı azami düzeye çıkarıyor.
Karabük iş dünyasıyla ne zaman tanıştınız? Karabük’te kaç firmaya hizmet veriyorsunuz?
Karabük iş dünyasıyla ilk olarak 2022 yılının sonlarında tanışma şansım oldu. İlk projemize de Rolmak Döküm ile 2023 yılının başında başladık. Şu anda iki firmaya hizmet veriyoruz, önümüzdeki dönemde bu sayının çok daha artacağını düşünüyorum.
Karabük ekonomisi ile ilgili ana başlıklarla neler söyleyeceksiniz? K.T.S.O ile ortak çalışmak için teklif aldınız mı?
Karabük doğal olarak demir çelik sektörüne odaklanmış bir durumda. Bu da ne yazık ki katma değeri düşük (kâr oranı daha düşük) üretim anlamına geliyor. Bu nedenle maliyetler ve üretim tonajı büyük önem arz ediyor. Bizler de Karabük özelinde üretimin tonajın artırmanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. K.T.S.O. ile ortak olarak çalışılabilecek alanları da görüşmeye başladık. Özellikle şirketlerin kurumsallaşması ve ihracatlarının artırılmasına yönelik bazı çalışmalar yapılabileceğini düşünüyoruz.
Bir söyleşide “savunma ve havacılık bizim için çok önemli” demişsiniz , neden önemli?
Az önce de bahsettiğim gibi katma değeri yüksek üretim yapmak ülkemiz için büyük önem arz ediyor. Savunma ve havacılık sektörü ülkemizde katma değeri en yüksek üretimi yapan sektörlerin başında yer alıyor. Karabük olarak savunma ve havacılık sektörüne tedarikçi olmaya başladığımızda bizler de kârlılığımız artırabiliriz. O nedenle savunma ve havacılık sektörünü kendimize hedef sektör olarak belirlememiz orta vadede önemli bir adım olacaktır.
Yine odadaki bilgilendirme toplantınızda “ihracattaki en büyük sorun katma değeri yüksek ürünlerde” dediniz. İhracatta kaliteyi ölçmek için kullanılan kg başına ihracat bedeli 1,44$ civarında. Oysa aynı oran Japonya’da 3,86, Almanya’da 3,83, Güney Kore’de 2,70 civarında. Bu çerçeve de Karabük demir-çelik sektörü ile öne çıkıyor. Bu oran çelik sektöründe kaç acaba? Bu oranı yükseltmek için sizce neler yapılmalı?
Bu oran ne yazık ki demir çelik sektöründe 0,40$ seviyesinde. Bu oranı yükseltmek için savunma ve havacılık gibi sektörlere tedarikçi olabilmek, marka algısını yükseltmek önemlidir. Marka algısı yükseldikçe satış fiyatları daha iyi seviyelere çıkabiliyor, bu da doğal olarak kg başına ihracat bedelini yükseltiyor.
Ekonomi Karabük bölgenin tek ekonomi dergisi. Dergimizle ilgili neler söylersiniz?
Ekonomi Karabük ile bu sene başında tanışma şansım oldu. Eski sayılarının da bir çoğunu inceledim. Karabük özelinde böyle bir dergi olması beni çok mutlu etti. Karabük’ün nabzını çok iyi tuttuğunu düşünüyorum. Böyle bir dergide yer almak benim için ve şirketim BeNova Consulting için çok gurur verici. Desteği için Sn. Osman Güldemir’e teşekkürlerimi iletiyorum.