1-Sizi tanıyabilir miyiz?
Orta ve lise eğitimi TED Karabük Koleji’nde tamamladıktan sonra Bilkent bankacılık finans bölümünü kazandım %50 Fransızca %50 İngilizce olan lisans eğitiminin ardından ablamla ortak kurduğumuz seyahat acentemizde çalışmaya başladım. Ankara’da 12 Yıl kadar sürdürdüğümüz faaliyete 2015 yılında ara vererek çocukluk hayalim olan aşçılık eğitimi için İstanbul’a giderek mutfak sanatları akademisi profesyonel aşçılık eğitimi aldım bir süre İstanbul’da staj yaptım ve o dönemde evlendim iki yıl kadar İstanbul’da yaşadım sonrasında yıllarca uzaktan finans ve yönetim işlerinde ablamla ortak yürüttüğümüz Gökçüoğlu Konağı – Marmelat kafenin işlerini üstlenmek için Safranbolu’ya geri döndük Ankara’da faaliyet gösteren acentemi da Safranbolu’ya taşıyıp burada faaliyete devam ettim 2017’den beri konak ve kafemizde yönetim finans mutfak dahil olmak üzere her birimde çalıştım
Ayrıca TÜRSAB Batı Karadeniz Bölge Temsil Kurulu üyesi ve aynı zamanda genel kurulunu 2 Ay önce yaparak görevi devraldığımız 2004 yılında kurulmuş olan Safranbolu Turizm İşletmecileri Derneği Başkanlığı görevlerini sürdürüyorum.
2- TÜRSAB’da ki şu andaki konumunuz nedir kaç yıldır üyesiniz? Türkiye’de kaç bölgede yapılandınız Birlik nasıl bir yapılanma içinde?
TÜRSAB 1618 sayılı kanun ile 1972 tarihinde kurulmuş, seyahat acentelerinin kuruluş işlemlerinden başlayarak tüm işlemlerinde yetkili en büyük meslek birliklerinden biridir. Dolayısıyla bir seyahat acenteniz olacağı ilk günden itibaren TÜRSAB‘a da üye olmanız zorunluktur TÜRSAB İstanbul’da merkez ofisi olan ve şu anda 36 ayrı bölgede ofisleri ve yapılanması olan bir birliktir. Önceki dönemde bu bölgeler daha az ve dolayısı ile çalışma sistemi daha karmaşıktı. Örneğin Safranbolu beş yıl önce Ankara’ya bağlıydı bu da gerek kaçak tur denetimleri gerek yeni acente kuruluş işlemlerinde zorluk çıkaran sistemi ağırlaştıran bir yapıydı. 2018’deki seçimde uzun yıllar sonra değişen genel başkanımız Firuz Bağlıkaya’nın talimatı ile bölgeler arttırıldı. Ve biz yeni kurulan Batı Karadeniz Bölgeye bağlandık. Bölgemiz Karabük, Kastamonu, Bartın, Düzce, Bolu ve Zonguldak’ı içine alan altı ilden oluşuyor her bölgede bir ofis temsil kurulu sekretarya ve denetim personelleri bulunuyor. Ben de 2019’da yapılan seçimde batı Karadeniz bölge temsil kuruluna seçildim, sorunları ortak birbirine turizmde bağı olan iller olarak bölgenin bu şekilde oluşmasının son derece doğru ve faydalı olduğunu düşünüyorum. Temsil kurulumuza Düzce‘de GNR Turizm’in sahibi Sayın Ercan Güner başkanlık yapıyor ve yönetimimizde Her ilden en az bir meslektaşımız yer alıyor.
3-Pandemi en çok turizmi vurdu devlet size destek verdi mi?
Pandemi de gerçekten en çok zarar gören sektörlerin başında geldik. Turizmin ülke ekonomisine kazandırdığı döviz ve katma değeri düşündüğümüzde her bir işletmemiz zorlanırken totalde ülke ekonomimizi de zora sokan bir noktaya geldik. Bu süreçte maalesef tüm sektörlere verilen Kısa Çalışma Ödeneği dışında da sektörümüze özel bir destek bulamadık. Ancak yeni Yasayla düşürülmeye çalışılan hala sonuç alınamamış TÜRSAB üyelik aidatlarımız 2020 yılı için alınmadı. Buda yine TÜRSAB’ın üyelerine sahip çıkarak sildiği, birliğin en büyük gelir kalemi oldu. Maalesef Bakanlığımızın yeni kurmuş olduğu turizm tanıtım ve geliştirme ajansı aylık katkı paylarımız bile ötelenmedi Acentelerimiz bir buçuk yıldır maalesef her anlamda zor durumda MICE sektörü HAC, Umre, Outgoing neredeyse durma noktasında, Incoming geçen sene yaz aylarında hareketlense de yine durağana dönen bir seyre girdi. 2021’in ikinci yarısında ki beklentilerimizi çok net ortaya koyamıyoruz çünkü bunda bir çok farklı kriter rol oynuyor en önemlisi. Safranbolu Turizmine gelecek olursak yabancı pazarda Uzakdoğuluların yoğun olarak tercih ettiği bir destinasyon olduğumuzdan uçuşların durmasıyla yabancı turist tamamen kesildi; yurtiçindeki yasaklar da yine iç pazardaki turistin gelmesini kısıtladı. Bir de bugüne kadar daha çok kültür turizmiyle öne çıktığımız için yerli turistin Pandemi dönemi tercihi daha çok doğa turizmine yatkın destinasyonlar oldu. Bu da bize ülkemizin en büyük orman denizine sahip ilinde yaşarken turizmi farklı alanlarda da geliştirip duyurmamız gerektiğini öğretti.
4-pandemi sonrası hedefleriniz nelerdir; 2021 yılı 2.yarısı öngörüleriniz?
Aşılamamızın önümüzdeki günlerdeki durumu eğer biz haziran ayında aşılamayı belli bir düzeye hızla getirebilirsek o zaman tabii ki beklentilerimiz daha iyi düzeyde olabilecektir Safranbolu özeline indiğimizde zaten çoğunlukla yerli turist ağırladığımız için ve vatandaşlarımızda eve kapanılan sürecin bunalması olduğundan konumumuzun da etkisiyle hareket hızlanacaktır. Yasakların hafifletilmesi ile de çarşıdaki turist hareketliliğin Bir parça arttığını söyleyebilirim.
5- Safranbolu ve çevresinde ne gibi çalışmalar içindesiniz? Safranbolu’nun hafta sonu turizmi olarak algılanmasını kırmak için neler yapılması gerekir?
İki ay önce yapılan genel kurulda başkanlık görevini devraldığım 2004 yılında kurulmuş Safranbolu Turizm İşletmecileri Derneği olarak Safranbolu Turizminin sorunları ve çözümleri noktasında çalışmalarımızı büyük bir hızla devam ettiriyoruz. Hafta sonu ağırlıklı ve konaklama süresi kısa olan bu Turizm Hareketi’nde tespit ettiğimiz başlıca sorunlar; Turizm çeşitliliğinin az olması veya bu çeşitliliği pazarlayamıyor oluşumuz. Alt yapısal sorunlar turizm bilgimizdeki eksiklikler. Bir de doğru pazar seçerek bu pazarlar üstüne çalışmamız şart maalesef şu anda Safranbolu’ya gelen bilhassa yabancı gruplarımız alım gücü olarak da çok düşük dolayısıyla biz bu anlamda Safranbolu’ya uygun doğru pazarların belirlenerek bu pazarlara tanıtım ve satışın yapılmasının daha faydalı olacağını düşünüyoruz. Bir de mutlaka daha bölgesel bakmamız gerekiyor, sadece kültür turizmi ile geleni Tarihi Çarşıya kapayarak süreyi artırmamız mümkün görünmüyor. Daha organize yerel turlarla Eskipazar Hadrianapolis, Yenice Ormanları, Eflani göletleri, Kıranköy Bölgesi Rum yapıları, Bağlar bölgesi doğal yaşamı da, turizm unsurları olarak değerlendirmemiz; bölgedeki yaşam kültürünü bütünsel olarak sunabilmemiz gerekiyor. Bu konuda gözlem ve görüşmeler yapmak için de geçtiğimiz hafta dernek yönetimi olarak Belediye başkanımız ve ekibinin de katıldığı bir Kapadokya gezisi düzenledik. Birçok farklı turizm paydaşıyla çok değerli görüşmeler aldık ve bu notlarımızla da çalışmalarımıza başladık.
Ayrıca Safranbolu belediyemizin de işbirliğiyle sosyal medyadaki görünürlüğümüzü arttırmak adına güzel bir kampanya başlatıyoruz.
6-Gelecekte kendinize nasıl bir hedef koydunuz?
Benim gelecek hedeflerim ise, Safranbolu hayranı bir Safranbolulu olarak öncelikle bunca yıllık Turizm bilgi ve deneyimimi memleketime doğru şekilde aktarabilmek, yenilikçi işler içinde olabilmek ve konak meşguliyetimden dolayı dört senedir sekteye uğrattığım acente faaliyetlerime Safranbolu’ya da katkı sağlayabilecek şekilde ağırlık vermektir.